Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

18 Temmuz 2007 Çarşamba

Kaldır poponu küçük hanııııııım...

15 gündür uyanır uyanmaz hazır kahvaltıya iniyorum...
Ohh mis gibi...
Ne yesem ne yesem derdi yok...
Omletler, puaçalar, çeşit çeşit reçeller ve sosis...
Izgara sosis hıııım...
Gerisi fasa fiso...
Açık büfeden seç otur yerine, birisi gelsin çayını kahveni doldurdusun...
Sen yaslan arkana keyfine bak...


Bu sabah sosis diye gözlerimi açtım...
Hıııım... ne güzeldi diye düşündüm...
Yatakta kaplan-aslan yavrularına 5 basar gerilmelerimi yaparken usuma üşüştü eski anılar...

Öyle devamlı ablalı-teyzeli, hizmetçili bir evde büyümedim.
Evin tek çocuğu olduğumdan tüm ailem ben arzu etmediğim halde hizmetimdeydi...
Ekmeğim küçük parçlara ayrılır, elimi bile sürmeme izin verilmez hoop ağzıma atılırdı...
Elmalarım doğranır (soyulmaz, kabuklu severim) ve bir avuç fındığım yanında yemem için hazır edilirdi.
Babanem şeftalilerin tatını yeterince tatlı bulmaz şekerle tatlandırırdı onları...
Babam yapmayın derdi; şımartacaksınız...
Yooo şımarmadım sadece;
Üniversiye gidene kadar mutfağa hiç girmedim...
Herşey önüme hazır ve dilimlenmiş geldi...

Bir kaç sene evvel çiftlik evindeki çalışanlar için küçük hanımdım.
Gece bilmem kaçta yatan ve sabah kaçta kalkacağı belli olmayan evin küçük hanımı için kahvaltı sofrası toplanmaz, küçük hanım uyanana kadar hazır bekletilirdi...
Babanemin emri vardı, bayat çay içirmeyin yeniden demleyin...
Ah hertürlü sıkıntıyı yaşamış, tutumlu, savaş kadını babanem için tutumluluğu bir kenara bırakıp yeniden sadece bir bardak içilecek bir çay demletme emri öyle büyük bir şeydi ki...

Öğlen yemeğine yarım saat kala uyanan ben için, önce afyonum patlasın diye elime kahvemi tutuştururlardı...
Küçük hanım kahveniz... Babaneniz sigaranızıda yolladı ama çok içmesin diyor...
Emine abla kaç yaşındayım ne küçük hanımı yaaaa?

Küçük hanım demeyin !
Peki demeyiz küçük hanım.
9'dan sonra uyandırın beni.
Olmaz küçük hanım, büyük hanım uyandırmaz sizi, kahvaltı edecekmisiniz...
Hala küçük hanım...

Böyle sürer giderdi...
28-29 yaşlarında ki küçük hanım, erken kalkıp yardımcı olması gerekirken, küçük hanıma çiftliğe ve ev işlerine yardımcı olsun diye eve alınan ablalar hizmet ediyordu...

Hııııım... ne güzeldi 15 gün... Yemek derdi yoktu... Gak demeden su guk demeden...

Kalktım, nefis Midiili keçi peynirleri, Rodos zeytini, İstanbul domatesi ve maydanozu ve uno ekmeğiyle bir kahvaltı ziyafetine...
Çayım bitti...
Doldururlar dedim...
...
Doldururlar mı?
Kaldır poponu küçük hanım evdeyiz, evdeeee... 15 günlük sefa bitti...

Evet babanem arada kızdığında söylediğin gibi, ben pek bi sefa pe... oldum.
Nur içinde yat emi ;)

2-6,9-15.07.2007 anısına