Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

28 Şubat 2010 Pazar

Abur-cubur

Gecenin onunda dayanamayacağım artık oluyorum ve çıkıyorum dışarı...
Hem bu kadar azimli hem bu kadar üşengeç benden başkasını tanımam...
Hep alışveriş yaptığım yer çok uzak geliyor...
Mahalledeki arada bir sigara almak için uğradığım büfeye dalıyorum...

Lays var mı lays diyorum...
Gece nöbetçisi genç oğlan ne diyor?
O noooo yok mu? Gözlerim küçücük dükkanı tararken beynim olmaz tabi burası alkol satmıyor ki Lays satsın düşüncelerinde!
Bu arada nasıl bir mantık ve bağdaştırmadır bu tebrik ediyorum kendimi...

Lays diyorum
Çocuk hala anlamadım abla bakışında...
Kodluyorum; leeeeeeeys?
Var abla...
Nerde?

Anaaa gücücük dükkan nereye koydunuz acep göremiyoruuuum!!!

Bu arada oğlana eminsin var dimi Lays krizindeyim diyorum...
Oğlan ohaaaa çüüüş oraca mı konulur dediğim bi köşeye tırmanıyor bu arada...
Sademi diyor...
Sade sade, büyük boy...
Üşenmeyip gitseydinya kendi büfene... Bunlar mıymıy, aradığın olmayan bi yer... derken,
Al abla diyor oğlan...
Öyle bi kapıyorum ki elinden, oğlan bağımlımısın abla diyor...

Kahkaham patlıyor!!!
Abur cubur krizine girdim diyorum, evde aburcuburluk bişey yokta o bakımdan...
Ha diyor...aburcubur krizi diyor şaşkın şaşkın...
Çüüüş hiç mi girmedin veya giren görmedin etrafındayı içimden diyorum...Pek bi şaşırıyo oğlan halime... Sen bide beni sigarasız kaldığımda gör diyorum içimden yine...

Kahkaha atarak çıkıyorum büfeden...
Yanımdan geçen bir çift bana şaşkın şaşkın bakıyorlar...
Belliki sarhoş sanıyorlar beni...
Gece vakti sokak ortasında kahkaha atarak yürüyen bir hatun... eee normale...

İçimden sarhoş diiil Lays bağımlısıyım diyorum...
Kırk yıl düşünsem abur-cubur krizi için bağımlımısın demem!!!
Eveeeet ben bi Lays bağımlısıyııııııııııııııım! Tedavisi ne olaki acep? :p

Eve geliyorum en sevdiğim Lays kaseme döküyorum Laysleri üzerlerinede acıso...
Allaaaaaaaaaaaaaah...
Bu aralar biraz acıların kadınıyım... Canım o bakımdan aburcubur çekmekte... Hele acı feci iyi ve kötü gelen birşey...
Basınca acıyı beyin düşünmeyi bırakıyor sadece ağzım yandı oluyorsun...
Tavsiye olunur...

Bu gece acı biraz fazla kaçtı... Aburcuburda... Azcık acı sebebiyetiyle nefessiz kalma bilem yaşadım... Lays yerken kendini öldürmeye teşebbüs eden tek insan benimdir her hal !!! :)))

Mukadderat efem...

Canım sadece yemek ve yemek istiyordu... Acılı ve tuzlu... Muradıma erdim...

Yarın tartının üzerinde başka türlü bir aciii yaşayacağım ya neyse...

Mukadderet der gece yarısı onca acılı Lays üzerine cola içmeye giderim...

25 Şubat 2010 Perşembe

Yüreğim...

Uçaklarda durmaksızın ağlayan veletler vardır hani...
Yüreğim o veletlerden daha beter durumda...

Durmadan ağlayan, kulağı basınçtan sızlayan bir çocuğu kucağıma verseniz onu sakinleştirebilirim...

Ama yüreğimi ı-ıh...

Şiiişşş diyorum yüreğime...
Sakin...
Geçecek...
Yapma ne olur...

Yüreğimi elime alıp çocukları sakinleştirmek için yapılan hopidik hopidik eylemini yapmak istiyorum...

Yüreğim hiç bir yere sığmıyor...
Mantığım ve yüreğim darmadağınık...

Şiiişşşş...
Sakin...
Geçecek...

Biliyorum kızgınsın bana...
Bu kaçıncı kırılman, üzmem seni...
Ama bitanesi nerden bilebilirdim böylesine kırılacağını...

Mantıkta yardım etmiyor ki...
O da uçaktaki veletler gibi...

Açıka havanın dört duvardan farkı yok...
Her yer üstüme geliyor...
Kalbim sıkışıyor...
Nefes alamıyorum...
Elim ayağım titriyor...
Gözyaşlarım sel olmuş durumda...
Ne oturabiliyorum, ne dolanabiliyorum...
Ayarı bozulmuş robot modundayım...

Şişşşş yüreğim, şiiişşş...
Daha yavaş at...
Sakin ol...

Durmaksızın ağlayan veletlerden beter halde yüreğim...
Onu susturacak, teselli edecek şey yok...
Varda yok...

E be yüreğim, e be mantığım azcık sakin...
Sakin sakin sızlanın...
Acelemiz yok, uzun uzun sızlanmaya vaktimiz var...
Tüm acıyı, tüm öfkeyi, tüm üzüntüyü bir güne sığdırmaya gerek yok...

Sakin kalbim nolur sakin at...
Sığ kafesine...
Yeterince oksijen var, rahat rahat nefes al...
Hıçkırıklarım sakin sakin gelin...
Birden boğazıma üşüşmeyin...

Sakin...
Geçecek, sabredin...

23 Şubat 2010 Salı

Çin tıbbı...

Geçenlerde birisi mesaj bırakmış, çin tıbbı tedavisi hakkında bilgi istiyor...
Malesef ülkemizde çayniz doktorlar yok...
Bu tedaviyi ancak yurt dışında alabilirsiniz...

Ben İngiltere'de gitmiştim çayniz doktora...
Nabız ve dilden kontrol yapıyorlar...
Nabız atışınız ve dilinizin rengi sağlığınız hakkında bilgi veriyor...

Aldığı bilgi ve mevcut sorununuz sonucunda bitkisel tedavi uyguluyor çayniz doktor...
İlaçların hepsi bitkisel...
İlaçların üzerinde ingilizcesi yazsada bitkilerin ne olduğunu anlamakta zorluk çekiyorsunuz...

Kullandığım ilaçların adını hatırlamıyorum...
Günde 16 tane içilen tayni bitkisel bir hap, simsiyah iğrenç kopan bir krem ve kınaya benzer bir losyondu ilaçlarım...

İşe yaradımı yaradı...
Memlekette gittiğim doktorlar hatta İngiltere'de de gittiğim doktorlar geçmesinin zor olduğunu söylediği egzamamı-sedef mi olduğunu bilmedikleri (çok nadir görünen bir türmüş o yüzden tanı koyamıyorlardı) hasatlığım geçti... Çayniz tıbbının ilaçlarından mı yoksa benim bağışıklığımın devreye girmesinden mi bilemiyorum...

Ancak piyasadaki tüm cilt ilaçları kortizonlu... Çayniz ilaçlarının hepsi bitkisel o bakomdan Çayniz tedavisi daha sağlıklı...

Ama malsef memlekette yok...

Vize

Türk vatandaşı olarak başka bir ülkeye gitmenin eziyeti anlatılmaz...
Alt tarafı bir haftalık bir gezinti için vize alınacak...
Ama öyle evraklar isteniyor ki hiç bir kız babası damat adayını öyle sorguya çekmez...

Her şeyi ama herşeyi ibraz etmeniz gerekiyor...

Kazancın nereden, nerde yaşıyosun, evlimisin dulmusun, bankada hesabın varmı, varsa sebebi, niye gidiyosun, gidip dönecekmisin...Pasaportunun bilmem kaç sayfasının fotokobisi...

Ebemi alıp gitmek istiyorum vize almaya...
Siz istemediniz ama ben getirdim...
Alın ebem!

Üniversite mezunu bir Türküm.
Başka memleketleri görmek-gezmek hakkım...
Zaman zaman turlarla veya kendi başıma gezmelere gidiyorum...
Her gidişte ayrı bir stres yaşıyorum...

Hesap cüzdanlarım, gelir beyanım, mal beyanım, pasaportumun sayfalarının fotokobisi, memlekete geri döneceğime kanaat getirsinler diye arabamın ruhsatı, vergi nom...

En şirin ifademle gidiyorum...
1 senelik multi piliiiiiz...
Cık!
Bekar olmam sebebiyle namuzsuzlar 15 günlük veriyorlar...

Manyakmısınız leeeeeyn kıçı kırık şengen ülkenize iltica etme arzum yok, sadece pasaportumda ha diyince yurt dışına seyahat etmemi sağlayacak uzun sürekli vizem olsun arzusundayım...
Amerika ve İngiltere saolsunlar bana uzun süreli vize veren ülkeler...
Günün birinde memleketi terk eylemek istersem yaşamayı düşüneceğim tek ülke İngiltere... Eee zaten adamların verebilecekleri en uzun senelik vizelerine sahibim... Napim Fransayı, İspanyayı... Ama diyemiyosun böyle...

İngiltere vizesi şengen olmadığından 10 küsür yıllık vize İngiltere haricinde işime yaramıyor!!!
Diğerleride kıymetli vizelerini uzun uzun vermeye kıyamıyorlar!!!

1 senelik adam gibi bi şengenim olsa, sıkıldıkça, bunaldıkça 2 günlüğüne-3 günlüğüne gider gelirim İtalya'ya, Fransa'ya... Ucuz uçak bileti bulurum, internetten otelimide ayarlarım turmuş bilmemneymiş demeden oh kendi başıma sefamı sürerim...

Ama ı-ıh !!!

Önümüzdeki günlerde Yunanistan'a gideceğiz... arabayla...
Güzel bir macera olacak...
Vizeden önce arabanın işlerini hallettik... Ehliyetlerimizi internationala çevirdik...
Dedemin doğduğu kasaba savaştan sonra Bulgaristanın olmuş...
Yunanistan bize multi vize evrsin diye vukuatlı nüfus kağıdı çıkardık...
Dedenin doğum yeri Petriç olarak gözüküyor...
Günübirlik Petriç'e gidicez bide amcanın Çeşmede evi var, yazın Çeşme'den Yunan adalarına geçmek istiyoruz canımız istedikçe o bakımdan 1 senelik multiiiiiiiii yalvarması yakarması yapiciiiiz...

Ne acı!
Sağlık karnem, arabanın ruhsatı, vadeli ve vadesiz hesap cüzdanlarım, evin tapusu, maaş kartım, işyerimden resmi yazı, eski şengen vizeleriminde olduğu bir sürü fotokobi, otel rezervasyonu, Çeşme'de ki ikametgah bilgilerimiz vs. ile önümüzdeki günlerde düşeceğim vize yollarına...
Bu arada bazen inat edip banka ve tapu evraklarının orjinallerinide görmek isteyebiliyorlar...

Hiç unutmam, ilk İtalya'ya gidişimde babamın ölüm kağıdını istemişlerdi. Sebep olmuştum, hatun yüzüme dik dik bakmıştı vize istiyomusun?
Evet...
Babanın öldüğünü ıspatla demişti...
O zamanlar nüfus müdürlüğü bilgisayarada geçmemişti... Samsun'u ararsın, adamlara kağıdı binbir ricayla hazırlatırsın ve fakslatırsın...
Ölme eşşeğim ölme...
Beyan ettik babanın öldüğünü aldık vizeyi...

Ebemide almak istiyorum...
Ama malsef doktor doğurmuş beni...
Ebem yok!
:p

Ne eziyettir, ne aşağılamadır...
Ulan gezip-görüp gelicez... Yiyip-içip-eğlenip dönücez...
Benim paramdan, medeni halimden, katımdan-yatımdan sana neeeeeeee!!!

Amerika ve İngiltere vermiş 10 senelik vize!!! Borumu!!!
Kıçı kırık Avrupa ülkesi olarak bu afranız tafranız ne?

Memleketi terk eylersem yaşayacağım ülke İngilteredir!
O bakımdan korkmadan veriniz vize...

Ey başbakanım bu revamı, elalemin önünde mal beyanında bulunmak...
1 haftalık gezgeçlik için milletvekilliği seçiminde bile gösterilmeyen-ibraz edilmeyen mal beyanında bulunmak?
Okumuş, kültürlü, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak vize kuyruklarında ortaçağdan kalma eziyetler çekmek, sorgulanmakmıdır benim hakkım!!!

Bi sergiye gitmek, bi konser izlemek, bi haftasonu kaçamağı yapmak, sevgilinle aşk yapmak, görmek-gözlemlemek, değişik tatlar tatmak amacımız bu!

Ama malesef daha uzuuuuun süreler sürüneceğiz böyle...
Dış işleri AB'nin yaptırımını kabul etmediğinden...
Acep kimse AB'ye kurunun yanında yaşta yanıyoru anlatamıyor mu?

Atatürk benim insanım herşey olabilir ama uşak olamaz demiş...
Böyle ulu ve üstün görünen bir ulus şimdilerde ayyy noluuuur şeklinde yalvarışlarda!!!
Bu eziyeti çekmemek için gitmeyelim dicem ama benim dünyayı görme tanıma hakkımı-özgürlüğümü kimsenin elimden almaya hakkı yok!!! Tanrının yarattığı toprakları neden göremicekmişim?

Neden keşfedemicem, neden arzu ettiğim gibi seyahat edemicem?
Daha kaç sene vize kuyruklarında şıllık memurlara şirinlik yapıcam, ve daha kaç sene ağaçların yok olmasına sebebiyet veren işe yaramaz fotokobiler çektiricem ve daha ne kadar özelimi seyahat etme belgesi için beyan edicem?

Ebem yok ama doktorumu getirdim olur mu?
:p

6 Şubat 2010 Cumartesi

Ey ruuuuuh...

Baba yok ortata...
Babaannede...
Öteki amcada...
Dedeler hiç mi hiç yoook...
Peki sen?

Seni bi türlü gönderemedim öbür tarafa...
Cnbc-e'de yayınlanan dizi neydi adı gelmedi şimdi aklıma o hatunu gidicem... Aaaa...

Sporumu güzelce yapıp makroya uğradım...
Alaman salamım bitti...
Yarı Alaman sevgili kesmiyo ehi ehi... (iğrenciiim mukadderat duygu şaftım kayık şu saat itibariyle o bakımdan :p)

Salamımı, peynirimi almış kasaya giderken içimden bi ses şarap dedi...
Manyaklaşma oldum... Yarım saat olmadı popondan damlayan terlerle sipining bisikletinden ineli...
Al al dedi...
Töbe töbe azıttın oldum...
Aaaa kaç zamandır içmiyoruz bu gün hem cuma hemide çook kilo verdik dedi...
Yaaa tabi... çok verdik...
Al...
Aldım...

Eve geldim sote tavuk-karnıbahar ogreten yanına açtım beyaz Fronteramı...
Hiç içesim yok!
Ama iç sesim içirecek...

Masaya çöktüm...
Tavuğumu bıçağımla tayni hale getirdim ve hadi dedi bana...
Ne hadisi leeyn...
Kaldır kadehini...
Sebep? Evde tek başına mama yiyorum neye kaldırıcam derken, usuma bir anda düştün...

Amcaaam, hadi şerefine sözleri çıkıverdi ağzımdan...
Amcam mı?
Leeeyn salonda tek başınasın... sen kiloyu akılcığından mı veriyon yoksam? O nooooo...

Sen şarap sevmezsin... Rakı seversin ama yiğenin sevemedi aslan sütünü olsun bu kadeh şerefine...

Bir anda sanki karşımda o varmış gibi hissettim... Kadehimden iki yudum aldım yavaşça onun şerefine ve sonra hayat eski normale haline döndü...

Bok vardı içiyosun dimi?
Ne var leeeyn alt tarafı bi kadeh...
Ha haaa yarın sabah ben seni tartı üstünde görürüm...

1 kadehimi içtim sonra yemek faslı bitti... Odama geçtim...
Cuma gecesi spordan sonra ev keyfi hali...
Elimde kumanda zapla, sıkılınca kalk internete gir, çamaşır yıka despırıııt nişantaş kızı ev halleri :p

Kel alaka bir şey için 2009 ajandama bakmam gerekti...
Dırınınıııııııııııııııııııııım...
Bu gün 1 sene olmuş...

Benim duayla alakası olurmu amcamın?
Elbet alkolle olur...
:)))))))))))))))))))))))
Kan bu işte... Oraçlarda canı çekti her hal bir şekilde bana gaaalipten iç sesimle ulaştı bana şarabı aldırtttı yemektede şerefine kaldırttı kadehi...

Eminim bu satırlar size tuhaf geliyordur, şayet bir yakınınızı kaybetmediyseniz gelmez...
Bazen gidenler bırakmaz...
Hissedersiniz onları...
Anlam verilemez, açıklanamaz hisler olur...
Bu gece yaşadıklarım öyleydi...

Bu amcam malesef beni bırakmıyor...
Üzgünken, ağlarken aklıma düşüyor...
Bir şekilde hiç tahmin etmeyeceğim şekilde usumda hep...

Neden neden neden?
Mezarını yaptırmam gerekiyor...
Galiba bu yüzden onu diğerlerinde olmadığından çok usumda hissediyorum...

Ya da kaybettiği yılları şimdi mi telefi etmeye çalışıyor?
Amcacım niyetin iyi hoş olabilir ama ölümlüler dünyasında deli derler sonra bana... Bende oraca geldiğimde geçmişi telefi edersin, affettirme eylemlerini yaparsın...
Böyle olur olmadık zamanlarda aklıma düşme...
Söz en kısa zamanda mezarını yaptırıcam...
Hatta mimar yiğenin olarak dedeminkini nasıl güzel tasarlayıp mezarcıdan ilk defa bi mimarla çalıştım harikaymış gelin birlikte çalışalım hödöööööö? teklifini aldıysam aynen ordaki performansı sende de göstericem söz...

Ama nolur usuma düşüp durma...
Babamı düşünmüyorum seni düşündüğüm kadar!!!
Aaaaa hurilerle oralarda ahkam keseceğine o düşsün usuma, o ilgilensin benimle... sen hep sarışın fıstık severdin... kovala yavruları oralarda... gönder babayı sen bırak beni...

Oooof...
Ölen bi kere ölüyor...
Geride kalan oooooooooooooooooooooooooooooooo...

Yakında klavuz çıkarıcam...
Yakininiz ölünce napılır şeklinde...
Ayal bu kaçıncı...
Sayılarıda azaldı kerataların... 4-5 defa daha yaşicam bu tatsız teraneyi...
Sonra tüm sülaleyi gömmüş ölüm uzmanı olaraktan seminerlere filan katılırım artıkııııııııııın...
:pppp

Yooo geyiğini yapmalısınız, dalgasını geçmelisiniz... Yoksa bu kayıplar tusunami etkisi yaratır...

Tez vakit mezar tasarımı yapılacak, mezarcı bulunacak ve yaptırılacak... Çok sevdiğin güllerin dikilecek... Bide güzelinden aslan sütü gezdirilecek üstüne... Haaah bi bu eksikti mezara rakı dökerken yakalanıp içeri tıkılmam !!! Mukadderaaaat !!!

Eski askerim, en büyük amcam söz Şubat bitmeden unutulmuş halinden kurtulacaksın...
Ama anlaşalım öyle her bayram seyran ziyarete gelemem...
Ruhum yamulur...
Aaaa sülalenin yarısı ölü ayol...
Banda acıyın...
Canım ne zaman isterse gelirim... öyle ziyaret miyaret diye gelme bana...
Bak anacığınla, karıcığınla, 2 kardeşinle berabersin oraçta...
Söyle babamada çocuğu yaparken iyidi, en son rüyaya gireli 20 sene olmuş ee bi zahmet sıpasınını ziyarete gelsin...
Sıpası eşşek oldu yakınd katır olacaaaaak...

Cık, göz yaşı yok...
Değiştirebileceğim şeyler için güç, değiştiremediklerim için sabır modundayım...
Napalım benim şansımda bol ölüm görmekmiş...
Mukadderaaaaaaaaaaaaat !!!

Sorumluluklarım var...
Ölselerde, toprak altında olsalarda malesef onlar benim parçam...
Kaçılmıyor işte...
Adam mezar istiyoooo
Mezera karşılık sigorta borçların desem? Olmaz dimi malsef...
Her ikiside elimden öper...
Hı hı...

Ah ah...
Nur içinde yatınız...