Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Çoook çoook ortaya karışık bahçe!!!!

İstanbul'da bir sürü çalışma yaptım ve yayınladım... Çeşme'ye geldim bahçeye ne yaptım ne ettim bir türlü yayınlayamadım...
Bir keyif bir tembellik sormayın...
Bu gün karşı komşumun misafirleri sebebiyetiyle terasta güneşlenmek rahatsızlık vermeye başlayınca bloglarımı hatırladım! :)) 

Çimlerin durumu fotoğraf çekildiğinde vahimdi... Ev sahibi sene boyunca aldığı kiralarla ne yapıyorsa sevabına kuyu suyu sorunumuzu çözmemekte direndi... En sonunda bu hafta sonu bedava su olayı çözüldü. Olan benim paracıklarıma oldu ama her ay su parasından kalp krizi geçirme riskimiz de geçmiş oldu! 

Önümüzdeki hafta sonuna doğru yeşillenmeye başlarlar...
Çimleri yakıyorsuuuun, ayrık otlarını ayıklamıyosuuun diye rahmetli büyük amcam kesin yukardan saydırıyodur bana da eee adam gibi miras bırakıp gideydin de biz de düşünmeden akıtaydık suları, tutaydık eskisi gibi 3 bahçıvan!!! :pppp

3 bahçıvanın çalıştığı bir yazlıkta büyüdüm ben... Sayfiye çiftliği desek daha doğru olur... Meraklı çocuk olmanın faydaları şimdilerde 'hobi' kıvamında takıldığım bahçecilikte işime yarıyor... :) 

Su sorunu çözülene kadar çimlerle uğraşmayı bırakıp terasın-bahçenin süsüne sardım ilk önce... Ses yapmayan rüzgar süslerim... Renkli kağıtları alıyorsunuz, Tchibo'nun hobi temasından almış olduğum özel falçatayla bir sürü yuvarlak kesiyorsunuz ve canınızın istediği şekilde renkleri bir araya getirip dikiyorsunuz! 

Bu arada ben hayatım boyunca hiç bir şey dikmedim! Hayatımda ilk defa iğne-ipliği elime alıp diktiğim yegane şeyler rüzgar güllerim oldu... Aslında bunlara ne ad verilir bilemedim... Rüzgar gülü değil, çanı değil... Rüzgar süsü! :p Ben yaptım oldu!!! 

Akşam sefamız... Tchibo manyaklığımı duymayan kalmamıştır ya... Fenerler Tchibo'nun geçen seneki bahçe temasından... Teras tam deli kızın çeyizi kıvamındaydı... Takiiiii Çeşme'nin ünlü rüzgarı başlayana kadar... Süslerim dayanamadı rüzgara... Bu aralar üşengeçliğim hayli fazla... Yeniden dik, as... beaaaa... :) Bir gün yeniden teras eskisi gibi olacak umuyorum... :ppp

Kiralık evde bahçe aydınlatması nasıl çözülür? Tchibo sayesinde çözülür... Solar led step lights tavsiyem olunur... Sabahın bilmem kaçında eğlenceden döndüğümde önümü görerek eve çıkmak kadar konforlu bir şey yok... Almak isterseniz sonbahar başında fırsat reyonuna bakın... Temada alırsanız 69 kaat civarında fırsat reyonunda nerdeyse yarı fiyatına... Şşşşş ;))

Ön bahçenin ortasında cimriliğim tuttuğundan sulanamadıkları için kurumuş çimlerimizin üstünde kütük sanatım efem... Çeşme'nin simgesi yelken heykellerinin ordan  aşırdım kütükleri...Benim gibi 3 ay yaşayınca her yeri geziyosunuz :)))  

Geceleri fenerler yakılıyor ve terastan seyrine doyum olmuyor... Benim mum ve fener sevdama amcam ev yatıra döndü diye takılıyor... Bu sene geldiğinde yatırımızın  büyüdüğünü görünce tepkisi ne olacak merak ediyorum... Galiba evi bana bırakıp kaçıp gidecek!!! Ofiste mum, bahçe de fener adama şimdiye kadar gelmediyse  gelecekler... :)))

Uzun süredir yazı yazmıyorum blogum bana itaat etmiyor... İnat etti fotoğraf dönmüyor... Biraz boyun jimnastiği olur size de azcık sola kafalar... Bahçede ayrı var terasta ayrı... Seneye kaplumbağalar üzerinde mum fentaaazisi yapmamdan tırsın bence... her sene büyüyen bi yatırız biz! :)) Ah aaah Tay mum terasım için arzuladıklarımı azcık ucuzlatsa siz o zaman görün... :))) (Niye evde kaldığımı ve arada 5 parasız dolandığımı merak edenler; benim haricimde herkese lüzumsuz gelen her şeye ilgi ve alakam olduğu için!!! :)))))))

Şimdilik bahçeyi deli kızın çeyizi haline getirme eylemlerim bu kadar... Yazın sonuna ooo çok var daha... Sakız'a gidip alacağım tealightların hayalindeyim... Gezgin Ozy'de 'Anneyle Sakız' yazıma bakın detaylı info orda... :)
İpek çiçekleri amcamın sevdiklerindendir... Saksıda bir sürü çiçek yetiştirmeye çalışıyorum amcam için... Yayın evimiz yazın Çeşme'den faaliyet gösteriyor. Eylül'de basılacak kitapları amcam püfür püfür esen Çeşme'nin rüzgarında hazırlıyor... Ev Macintosh cennetine dönüyor... Bilmeyenler için söyleyeyim, yayın evleri Mac ile çalışır... Benim henüz bi I phonum yok ama her yer apple dolu! Mukadderaaat 5 çıkınca alıcam görüp görebileceğimiz en uzun 5 kuruşsuzluk dönemimi o zaman yaşiciiim !!! :ppppppppppppp

Amcam çalışmadan duramayan bir adam... Onu arada yerinden kaldırmak için saksıdaki çiçekleri kullanıyorum şşşş... ;) 80 yaşında 2. tip şeker hastası, sabah 10'dan gece 2'ye kadar bilgisayar başında... Onu azcık masadan kaldırmak için çiçeklerle kumpas kuruyorum... ;) Sulanmaları gerekiyooo, çiçek açmışlar vs. diye ;)

İpek çiçekleri bu sene kendi kendilerine üremişler... Ama geçen sene ektiğim çoğu tohum bu sene mefta olmuş... (mevta da olmuş olabilir... Türkçe dil bilgisi iyi olan okuyucularım doğru olanı kullanırlar...:p) 

Cuba'ya gitmeden kısa bir süre önce ektiğim ve blogta yayınladığım tohum çalışmaları ise sevgili Fatih'in sadece sulayıp, gerekli olan sera ortamıyla uğraşmamasından ötürü hüsranla sonuçlandı... Cuba'mı tohumlar mı... Cuba'da... Şu an nefis çiçeklerim olacaktı o kadar tohum parası da boşuna gitti !!! Beaaaaaaaaaa !!!

40 defa bloga yüklemeden düzelttim, bloga yükleyince ayrı düzelltim... Sorry... Yine kafalar sola... :( Zen garden'dan aldığım fideler tohum çalışmasında yaşadığım hüsranı yaşatmadılar bana... Küpe çiçeğim efendim... Ne güzel bir mutluluktur o, sabırla beklediğiniz fideniz size gülümsediğinde... Başarma duygusudur, yeni bir doğuşa tanıklıktır... Öperim fidelerim gülümsediğinde... 


Bu saksı da yok yok!!! Kaktüs var, süs biberi var, lavanta var, su kabağı var!!! Bazen tohumları tek bir yere ekip, bakmak kolaylık oluyor ama bu fideleri tek tek nasıl ayırıcam beeeen!!!


Bak bu fotoğrafı dik koydu !!! Aaaaa!!! Su kabağı fidesinin sağ tarafına dikkatlice bakmanızı istiyorum... Yaprakta ne var? Çekirdeeek!!! Tanrııım ne güzel bir deneyim!!! Yook çocuk yapmak aynı etkiyi vermiyo bana... Bitkilerin yavrulamasına göstermiş olduğum tepkileri alamazsınız benden!!! O ayrı o ayrı... Evet bunlar benim bebeğim... Benim tercihim böyle bebek! :))) Yakında sınır dışı edilecek hatunlardanım zannedersem !!! :pppppp


Bu saksıda da 2 farklı tohum var... Sadece 1 tanesini hatırlıyorum mavi beni unutmamalar... Çocukken beyaz beni unutma maları çok severdim... Tayni tayni oldukları için arkadaşım etmiştim onları... Neden en sevdiğim çiçek çocukken beni unutma maydı... Ölüm gerçeğinin 3 yaşımdan beri hayatımda olmasından mı... Babamın beni unutacağından mı korkuyordum acaba? Babam öldü ev satıldı, beni unutmamaları unuttum... Unutulduğum gibi ben de unuttum herşeyi... Bu sene mavi mavi güzel geldiler bana... Hatırlamak için, içimdeki çocuğun hatıraları için aldım tohumları pek umutlu değildim geç ekmiştim çünkü ama çıkıyorlar... Ne garip değil mi küçük bir saksı da nelerim gizli-nelerim yeşeriyor... :)


Benim ailem bahçeyi çok severdi... Her amcam için bir çiçek var bahçede... Toprakla oynayarak iletişim kuruyorum onlarla... Her ne kadar mezar ziyareti yapmıyorsam da sevdikleri çiçeklerle onları hatırladığımı-yaşattığımı biliyorlar gibime geliyor... 


Çok arızalı bi hatun tiplemesi çizmiş olabilirim de, yok öyle her daim hatırlama filan... Ektim çıktı, suladım, büyüdüler, kokladım gitti yani... Sadece bazı çiçekler onlar için ekiliyo bi ben biliyorum ne ne için var... :))) Her daim aklımda diiller... Rahat o kadar arıza dilim henüz... :))))


Hobi işleri böyledir altında bi sürü neden vardır :))) Ayvalık dönüşü Menemen'den aldığım tayni amforalarım... Büyüklerinden alamadım :( Kendi arabamla gitmemiştim çünkü... Zen Garden'ın bana yolladığı fidelerin artık üretim saksılarından çıkmaları gerekiyodu... Eldiven, toprak, tayni kürek... Eldiveni de çok kullanmıyorum aslında... Manikür yaptırıp yaptırıp çıplak elle toprağa değince verilen emekte-parada boşa gidiyor ama dokunmayı seviyorum... Daha doğrusu Omo reklamındaki gibi kirlenmek güzeldir beaaa kardeşim! Çeşme'de benden full bakım beklemeyin leeeyn !!! Rahatlamaya geliyorum ne ellerim umurum da ne ayaklarım !!! :))) 


Ehe... Pek bi cılızlar... Umarım tayni amfora da güzelce serpilecekler... 










Kaktüs delisi olarak bu sabah dayanamadım ve Migros'un girişin de bana gülümseyen kaktüslerden aldım !!! Neşeli bir saksı olmadan da olmazdı... 
Bu sefer eldiven şarttı ve kullandım... Namussuzlar nasıl batıyorlar...Ekim yapıldı sıra süslemesinde...
Kaktüse çıplak toprak yakışmıyor... Euro Flora'dan geçen sene almış olduğum taşlarımla süslemeleri de yapıldı... Bir şeylerle uğraşmak, kafayı dağıtmak, düşünmek, hiç akılda yokken aydınlanmak, yaptıklarınızla başkalarını da mutlu etmek... Vaktim ve param varsa oynamayı seviyorum... Küçük şeylerin büyük farklar yarattığına inananlardanım... Kimse için bir anlamı olmasa da benim için var ya... Yeter... :)


Ektiğim domates ve kabaklar da bi büyüseler deyme keyfime...
Ben bahçesinden sebzelerini kopararak yiyerek büyümüş  bi hatunum...
Biberin çiçeği ne güzeldir bilirmisiniz... Patlıcanın ki de...


Toprağı seviyorum...
Çapa yaparak hem stresimi atıyorum hem kol kaslarımı çalıştırıyorum... :p Yok yavrum o kadar çapa yapıyorum kollar yine aynı obezlikte !!! Mukadderaaat !!!


Kendi kendime yetmeyi-kendi kendime mutlu olmayı öğrendim...
Çünkü hayatıma giren her kişi er ya da geç kendi kendime baş edeceğim acıları-kırgınlıkları bana hediye ederek gitti... Mutluluğum da huzurumda bende...


Evet bunları söylemek için belki çok erken bir yaş ama, hayır başkalarının iyi veya kötü yapacağı her neyse ben kendime yapmalıyımı öğrendim... 


İnsanların ardından (ailem,dostlarım,sevgililerim,patronlarım...) kendimi tamir etmekten yorgunum artık...


Kendimle mutlu ve huzurluyum...
Küçük küçük oyunlar oynuyor ve iyileştiriyorum kendimi...
Yüreğimin benden başka ilacı yok...
Benden gayri herkes yaramı kanatan ve yara açan...


Güzel bir bahçe yazısı yazayım derken birikmiş duygular da döküldü parmaklardan... 
Bu aralar özlemlerim çok... 
Yüreğim açık denizlerin dalgalarından beter kabarık...
İnecek elbet... Daha öncede kaç defa kabarıp inmedi mi... ;)


Her neyse genel olarak mutluyum ve arıza diliiim... sanırsam yumurtlamak  üzereyim yapacak bi şey yok !!! Bu abidik ruh halimiz istem dışı... 2-3 gün sonra yine hiç birşeyi takmaz sanılan-vurdum duymaz olarak bilinen Ozy olurum ben ;) 


Leeeyn bahçe yazısının içine ettin beaaaa!!!
Ne beaaa... Bitkilere duyarlı yaklaşmazsan ruhunu vermezsen yetişmezler ki...
Kanser ettin bitkileri kanseeer!!! 
Hıııh!
Sana hııııh!!! Menopoza girince hepimiz rahatlicaz inşallah!
Sen gir! Ben girmiceeeem!!!
Tanrım nolur şu kadın yumurtlarken aklının gitmesine engel oool! Sorry okuyucular geçici bi hormon problemi çözücez inşallah... Ah kafam... :pppp
Anam burda olaydı da 2 kavga edeydik yuuuw, böyle benlerim ve benlerimle pek deli işi oluyooo :ppppp Neyse ben ex sevgiliyi arim da azcık arıza çıkarim anam yoksa o war!!! :ppppppp


6 ay sonra 40 olmanın en büyük stresi menopoza 10 kala kalacak olması!!! Tüm hayatımız boyunca lanet ettiğimiz şeyden kurtulmaya bu kadar yakın olmak tırstırıyor... Ne çiçek ne böcek ne  bir adam ne de o haa bi kariyer çözemeyecek bunu... Son zamanlarda reglimi taparcasına yaşadığımı fark ettim... Onsuz kadın olamayacakmışım gibi geliyor... Sanki çok kadın kadın yaşıyorum ya !!! Bi süre bu konu hakkında gel gitlerim olacak... Jinomu da deli ettim git test yaptır dedi ama bilmek istemiyorum... 40 menopoz tarihimin yaklaşması anlamına gelmemeli... De henüz nasıl aşıcam bilmiyorum... Neyse biraz çiçeklerimle uğraşayım kafam dağılsın... uzun soluklu bi depresyon bu! :ppppppppppppppp


Trigonometri filan baya baba bi denklem çözsem olmaz mıııı??? Daha kolay :ppp

Hiç yorum yok: