Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

26 Mart 2008 Çarşamba

Şaftı kayık ! :))

Karşımda ki dertli...
Ben öğle vakti yarı aç devirdiğim fıçı biranın çakozluğunda bilardo masasında sevişmek nasıl olur diye geçirmekteyim aklımdan...
Arada sapkın düşüncelerimden gerçeğe dönüp, karşımdakine fikrimi beyan etmekteyim...Hem dinleyip hem sapkın hayallere dalabilen bişiiim...

İlişkiye girme nedenleri çeşit çeşit...
Fizikseli, maddisi, ihtiyacı, mihtiyacı...
Nedim abi...
Dinlesem yetecek te... Aklım bilardo masasındaki sapkınlık fikirlerinde...

Babam diyor, yaşın kaç olursa olsun dert edecek birşeyler bulursun demişti diyor...
Doğru demiş diyorum...
Bak, bilardo masasında sevişecek erkeğim yok ! derdim o şimdi diyip biramdan kocaman bir yudum alıyorum dudaklarımı beyaz köpük ederek !
Gülüyor...
Eheee...
Dert dinlerim, derman olurmuyum bilmem ama her koşulda güldürürüm adamı...

Hadi oynayalım diyor...
Bowlingte şaftı kayıklığımı tüm mekana ıspatlamama rağmen bilardo oynayacağız öyle mi diyorum...

Uzun zaman ama 15 sene sonra filan elime ıstakayı alıyorum... Açılış atışım mükemmel... Hatta neredeyse iyi ötesi bile atışlarım oluyor...
Waaay oluyorum...

Aklıma eximden önceki exim geliyor.
Bilardo manyağı, süper oyuncu şahsın, doğru düzgün ıstakayı tutup bi tane bile atışı şans yüzünden olmayıp gerçekten deliğe giren atışı olmayan sevgilisi ben...
Hey gidi heeey eski günler oluyorum...

Elimde iyi bir oyuncu varken öğrenme, becereme... şimdi 35'lik 15'lik kıvamında ayy ayyy atamadım diyip gül, eylen...

Şaftı kayık hatunum !
Ne kağıt bilirim...
Ne tavla...
Ne bilardo oyanayabilirim...
Ne de taş devrinde ki gibi daba daba duuuuuuuu diyip parmak uçlarımda koşup atabilirim topu !

Çoook eylenceliyim çoook !

Sevişelim mi?
Ama bilardo masasında...
Toplar masanın üzerindeyken...
Senin canın yansın !

:)
:pppp

Hiç yorum yok: