Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

28 Mayıs 2012 Pazartesi

Barca

1.5 senedir mekansızdık...
Müdavim mekanımız kapanmıştı...
Geçen sene Şubatta Cuba'ya gitmeden önce mekanda tüm dostlarla buluşup 10 gün sonra görüşürüz diyerek mutlu ve onlar için umutlu gitmiş...döndüğüm de yıkılmıştım... 
Kapanmışlardı !!!

Müdavim olunca öyle her mekan bünyeye uymuyor...
Senelerdir ara ara çıktığımız İstiklal'e müdavim olmak için çıkmaya başladık...
Ama pek başarılı olamadık...
Mekana alış, garsona alış, sahibini tanı... Gecenin bir vakti yürüyerek eve dönmeye alışıkken taksiyle eve gitme... Oooo bünyelerimiz baya bi sarsıldı...

Ex rockçılar olarak bi ara Dorock'da takılmayı denedik... Beni içer de içilmeyen sigara, tombik efes şişesi ve arkasında biri var mı yokmu bakmadan saçını savuran abiler bozdu, Tutkucuğum belirli bi alkol seviyesinden sonra her uzun saçlıyı hatun sanıp hamleler yapmaya başladı... Grup baktı ki Tutku ve ben mekanda arıza çıkarıyoruz yok dediler başka bi mekan bulalım... Her kes münferit gelsin buraya bundan sonra... :)))

Tutkuyla ben bööö olduk... 
Saçlarını durmadan savuran abilerin saçlarını çekme ve Tutkunun hatun sanıp abilere yazma deneyimini izleme eğlencesinden mahrum kalarak bu sefer Cihangirci olduk! 

Bütün kışı 21'de geçirdik... Orayı ele geçirmeyi başardık ama! DJ gecenin bir vakti elinden alınan işi yüzünden garsonluk yapmaya başladı mekanda... :)

Cihangirliler bizim yüzümüzden travma yaşadılar ki mukadderaaat! 

Mekanı ele geçirmiş olsak da, elemanlar bizi tanıyo olsa da bişiler eksikti... 
Bizim olamıyordu... 
Eksik ve yarım tam mutluluk vermeyen ama yinede hepimizin bir şekilde eeh olur burası dediğimiz birbirimizle buluştuğumuz bir yerdi...

Birlikteydik... Yine eskisi gibi birlikte gülüyor, ağlıyor ve eğleniyorduk... Önemli olan buydu ama işte... 'bizim bizim' değildi mekan... :)))

Arızayız biz!
Başka mekanlara gitsek de, eğlensek de, kendimizin olanı özlüyor ve arıyorduk... Nereye gitmiş olursak olalım hep kendi mekanımıza dönmeye alışıktık!

Sonunda hasret bitti...
Dostlar İstiklal'in girişinde bir mekan açtılar...
Çok yürümemize gerek olmayan, ana caddeye yakın taksi sorunu olmayacak, köküne kadar 'evimiz' duygusunu yeniden yaşayabileceğimiz bir mekan!

Eskisi gibi pazarları da açık!
Gazeteni-kitabını al git... Kahveni içerken pazar pineklemeni yap... Kafanı çevirdiğinde tanıdık birisini bulacağını bilmenin rahatlığında hem yalnız hem çok olmanın keyfi!

Yine her şey eskisi gibi...
Vardır tanıdık birileri diyip gitme...
Elimdekileri bırakayım alırım sonra deme...
Bana bir şey mi bırakacaksınız adresim orası...
Ofisimden bir yokuş uzağımda... 
İçmek için, gülmek için, ağlamak için, eğlenmek için, buluşmak için... 

Dünyayı dolaşıp geldiğimde dostlarımla buluşacağım, 'evime' döndüğümü hissedeceğim bir yerimin yeniden olması öyle harika ki!

Sahipleri benim canlarım. Dostlarım... 
Mekan sahibi olsunlar veya olmasınlar hep hayatımda olacaklar... Ancak bizim gibi arıza insanları sakin sakin bir arada tutup mutlu olmalarını sağlayabildiklerinden hep mekanları olsun isteğimiz! Cıks onların sahip olmadığı mekanlarda yapamıyoruz... Onların mekanında arızaya geçmeden huzurlu huzurlu eğlenebiliyoruz... :)

Eskisi gibi evlerimize yakın olaydı daha güzel olurdu da, hayatta değişmeyen tek şey değişim... İstiklal 20'lik, 30'un başı hallerimizden sonra bide kırklarımızı yaşasın... ;) 

Sonunda hasret bitti... Serseri mayınlar olarak ortada dolanmalarımız bitti !!! 

Müdavim mekanımıza yeniden kavuştuk, daha ne isteriz...  Allahtan bizlere akıl-fikir, mekan sahibi dostlara da bol kazanç ! ;))) 

1 yorum:

eray koçak dedi ki...

Tutku'ya mukayyet ol sen yine de:))