Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

19 Kasım 2007 Pazartesi

kütüphane geyikleri

Bir insanın kütüphanesinden, o insan hakkında sağlıklı bir bilgiye ulaşabilirmisiniz?

Taşınma arifesinde kitaplığımın önüne boş koliler etrafımda çömelmiş oturuyorum...
Bir sürü kitap, dergi var...
Hiç akla hizmet bişi değil onca kitabı düzgünce kolile, taşı, taşındığın yere yeniden yerleştir...
Of ki offff iş...
Ama yapmam gerek...
Yaparken luzumsuzlarında aradan ayıklanması gerek...
Kolilemek yanında 5 senelik bir düzenleme çalışması...
Gözüm mesleki kitap-dergi dağından çok edebi kitapları yiyor...
Hadi onlardan başlayayım oluyorum önce...

Amanın... benim olduğundan şüphe edeceğim bir sürü kitap...
Geçmiş seneler ki ruhi, ilgi durumlarıma göre bir kitaplık !!!
Lise ve üniversite yıllarının ilgili bilgili, öğrenicem açlığındaki entel dantel kızı yerini zamanla öyle pop hop şeylere bırakmış ki !!!
İnkıridibıııııl oluyorum kendi kendime...
Kitapların içindeki tarih bilgilerinden geçirdiğim süreçleri okumak mümkün...
Mutluyken alınmışlar...
Öğrenicem açlığındayken alınmışlar...
Cicim aylarında alınmışlar...
Terk edilmişken alınmışlar...
Aşka ve erkeklere olan inanç yitmişken alınmışlar...
Ufak bir umut kırıntısı görününce alınmışlar...
Boşluk içinde yüzerken öylesine ilgi duyulup öğrenim, pop kültürden eksik kalmim diye alınmışlar...

O my good !!!
Kendi kendime şaşkoloz oluyorum...
Erkekler ne ister? Ne bilim elinin körünü ister herhalde... Sevginin bilmem kaç dili, kadınlar venüstense erkekler zuzaydan, erkekleri kullanıp, bunla yetinmeyip köle etme sanatı, aşka şeytan karıştıranlar, aşka büyü yapanlar, en damarından terk edilen aşıklar için kaleme alınmış aşk şiirleri...
???
Hepsini okumuşmuyum?
Eh... çoğu yarım kalmış... allahtan... hoş okuduklarımda aklımda kalmadığına göre hepsini okumuş olsamda tehlikeli bir biçimde etkilenme yüzdem az olacakmış !!!

Oha filan oluyorum...
İnsanın yaşadıkları nasıl beğenilerini, arayışlarını değiştiriyor... Okumasına bile etki ediyor...
Şimdi hayatta elime almayacağım kitaplarımla geçmişi gülümseyerek düşünerek paketleme yapıyorum...
Ey gidi ey günler derken, spor kitapları arasında kadınlar için taocu sevişme kitabını buluyorum...
!!!
Plates ve aerobic kitapları arasında... Sebep? kitabın içindeki çizimleri karın eritici hareketlerden mi sanmışım yoksa sevişme eylemini spor olarak mı ele alıyorum ben?
Çözemeyip durumu kitabın içine bakıyorum ve kankamın 10 küsür sene önce doğum günü hedeyem olarak verdiğine dair muzur bir not görüyorum...

Bilmemek değil öğrenmemek ayıptır diyor... Gençken insan teknik meknik önemsemiyor, içgüdüsel dalıyor konuya ama sen şimdiden ileriye yatırım yap !

35'ime 5 gün kala, hala ileriye yatırım yapma şansım vardır herhalde oluyorum... Yatırım matırım olmasada güzel geyik yapılır bu kitaptan...

Ne okuyosun bu sıralar?
Walla geç olsun güç olmasın demişler, geç meç taocu sevişmenin kadın tekniklerini hatipliyorum...
Nasıl bişi...
Walla ilginç, teknikler süper atraksiyonluda, teknikleri uygularken bide adamlar heba olmasa...
!!!

Kütüphanem ve ben... bence çok karışık bi şahsiyetim... Her konudan, her daldan en az 2 kitap var...
İnşaat mühendislerinin mimarlar hakkında dedikleri özel kütüphaneme bakıncada söylenebilir:
Mimarlar herşeyi bildiklerini sanırlar ama hiç bi bok bilmezler !!!
Eee kardeşim bizim meslek herşeyi öğrenemesekte bilmeyi gerektiren bi meslek napalım yani...

İzninizle ben 2 teknik daha kapim, belkim beyaz atlı prensim taocu sevişmenin erkek versiyonunu okumuş mokumuş olabilir...
Eee anca beraber kanca beraber oramızı buramızı kıriciiiz...
Çok eğlenceli olacak çooook...
Hastanede tek sedye üzerinde düğüm olmuş haldeyken dr soracak nasıl bu hale geldiniz?
Şimdi doktorcuuum, aşkım azcık çek ayağını ağzımdan, pozisyonun başından itibaren anlatim ben...

:p

Hiç yorum yok: