Yaş ilerliyor...
Dün akşam fark ettim bunu...
Artık sevdiklerimiz için cenazelere gider olduk...
Yaş ilerlemese bu kadar sık gider olmazdık...
Klasik cami avlusunda bir muhabbet vardır:
Ne kadar sık gelir olduk buraya, artık burada görüşür olduk...
Bu aralar sık gider oldum.
Hem kendim için, hem sevdiklerim için.
Hiç sevmem başsağlığı dilemeyi...
Ateş düştüğü yeri yakar.
Başınızsağolsun demek çok kuru gelir...
Ne dersen de teselli etmek zordur...
Ateş düştüğü yeri yakar...
En kolay çekilen acı başkasının acısıdır...
Bu gün yine bir cenazeye gideceğim...
Anlamsızda gelse, söylemek istemesemde diyeceğim 'başınsağolsun'...
Kelimelere dökemesemde tanıdık, bildik duyguyu hissedeceğim...
Anlayacağım onun acısını, yüreğinin sızısını...
Dile gelip onu rahatlatacak, acısını hafifletecek birşeyler söyleyemesemde
Yürekten dileyeceğim sabır...
Yaş ilerledi...
Artık cenazelere sık gider olduk...
Sevmesemde söylemeyi, benim için anlamsızda gelse demeyi öğrenmeliyim artık
Başınsağolsun.
(Sevdiklerime ve yakınalrını kaybeden dostlarıma)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder