Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

15 Mart 2012 Perşembe

Futbol yaşamımı sarsan olay! :ppp

Leeeyn yoksam yaşlanıyormuyuuuum????
Ahanda şimdiden oram buram ağrıyolarım başladı...
Kankilerle yaptığım 'heeemşireee romatizmalarım tuttu hemşireee, 3 aylığımı almaya gidemedim' espiriklerim yoksam gerçek mi oluyoooor!!!!

Dizim de dizim...
Oy ki oy!
Yunanlıların efsunlu askerleri gibi bi bacak havada durmadan dizi kıtlatıp rahatlama arzusuyla dolanmaya başlinca bu diz de artık bi bok var dedim!

Namussuz diz toplum içi miçi dinlemeden her yerde kaldır bizi havaya, gök gürültüsünden beter sesle kıtlat bizi diyordu çünkü!

Senelerdir sol diz kapamla nahoşca bi ilişkimiz vardı... uzun süre araba kullanmak veya seyahatlerde oturmak dizimde uyuşma hissi yaratırdı...

Otomatik vitesli arabaya araba demediğim için, mezun olup geldiğimde İstanbul trafiğini hafife alıp almış olduğum düz vitesli arabam sayesinde debriyaja basmaktan bedenimden-ruhumdan çok dizim cinnet geçiriyodu...

Oturuş bozukluğum var diye geçiştiriyodum her arabayı park ettikten sonra dizimi ovuştura ovuştura yürürken... 

Evet cidden de araba kullanırken nedense bedenimin sol yanı bi abidik oturuyor... Üst bacak sola, alt bacak sağa bakan bi oturuş!!! İstanbul trafiğinin zırt-pırt debriyaj-gaz ikilisini çok sevmesinden dolayı farkında olmadan bu ikiliyi zahmetsizce yapabilmek için bi oturuş geliştirmiş bedenim... Geliştirmiş ama dizime ızdırap veren...

Her neyse bu uyuşmalara kafayı takmadan hayatımı yaşıyordum...
7 sene evvel Asos'ta Carlos'un yerine amcamın  öğrenciyken öğrenimlerine destek verdiği doktorlarla tatile gideceğini duyunca Asos'u çok seven biri olarak bende peşlerine takıldım...

Carlos'un butik oteli otelden çıkmış özel hastaneye dönmüştü!!!
10-15 doktor 1 inşaat mühendisi (amcam) ve 1 mimar (ben)la grup çok absürttü! Ha bi de bu doktorların enikleri!!!

Çok çocuklardan haz etmediğim için gelir gelmez 'aaa ozy abla gelmiş' yapan veletlere postayı koymuş, garson göremezsem bira istemek için sırf onlarla iletişime geçeceğimi söyleyip dağıtmıştım etrafımdan! :))) Kötüyüm kötüüüü !!! :))))

Mutlu böcük bi şekilde tatilimizi yapıyorduk... Sıkı içici olan doktorlar içiyor ve ne hikmetse eşlerinin çoğunu psikiyatrisitlerden seçtikleri için hatunlar kibarca Freud vari kocalarına giydiriyolardı!

Eee yani o kadar okumuş kafa doktoru olmuşlar... Ellerine oklava alıp basbas çığıracak değiller yaaaa !!! :pppp:))))))

Tam tatil bitti... Son gece alemin alemindeyiz, bütün hafta boyunca düzeni bozulmamış teras Carlos tarafından değiştirildi...Ortaya up uzuuuun bi masa yapıldı Carlos'un emriyle... Keyifle yenip içilirken sigaramın bittiğini görüp odamdan alim dedim... 1 haftadır masalar olduğu için dolanıpta gittiğimiz yol yerine hazır masalar kalkmışken kestirmeden gideyim dedim !!! demez olaydııııııım!!!

Meğer benim kestirme diye bellediğim yolda çit varmış!!! Hemide ohhaaa kalınlıkta demirden yapılma... Bütün masalar orta alanda olduğundan hangi aklı selim burada ışığa gerek yok diye kapamışsa ben karanlıkta 1 haftadır önünde masalar durduğundan varlığından hiiiiç haberdar olamadığım çite bi güzel sol dizimi geçirmeyeyim miiiiiiiiii !!!!

Çizgi filmlerde kaza olduğunda kuşlar dolanır kahramanın başının etrafında... Hıh o kuşlar çizgi filmlerde olmuyomuş... Gerçekte de oluyomuuuuş !!!!

Ciiik ciiiiik cik ciiiiik ciiiiiiiiiiik!!!! 
Nasıl bir acı!!!
Ahanda bacamı kırdım dedim!
Nasıl bir böğürme arzusu duymuştum... Ama yiğitliğime bok sürdürmicem ya alt dudağıma dişlerimi geçirip sürüne sürüne odama çıktım... 

Odama çıkarken benden uzak durun diye emir verdiğim veletlerden birine rastladım ve bana buuuuuz getir diye emir verdim...

Buzu getirdiler, sigaramı elime verdiler, yatakta nasıl kıvranıyorum...
İçlerinden hangi akıllı bıdıksa o koşturarak in aşşağıya onca kafa çeken doktorun arasına dal 'doktooor var mı doktooor' diye bağır! 
Ulan anan-baban, bilmem ne teyzen-amcan herkes doktor!!! 
Ne demek doktor varmı???? Doktor var da içlerinde hiç ortopedist yok anasını satim!!!

Odama gele gele psikiyatrist gelmesin miiiii???
Yata 2.80 uzanmış bi halde yatarken ruhumun analizinin yapılması için en uygun an! 
Seviiinç apla dizimi vurdum... Senlik bi durum yok... Benim ruh da kafada sağlam sadece dizimin ruhuna el fatiha... 
Sana hap vereyim dedi...
Eheee kafa yapıcılardan mıııı?
Ozzy!!!
Neee apranax bende de var... Yani mutlu edici bişi vermiceksen beaaaa... :))))

Neyse efem, kafaları iyi doktorlardan bi kaçı sırayla daha sonra ziyaretime geldiler... Bacağımı oynattırdılar, sağa- sola çevirttiler buz banyosuna devam et bu gece basma üzerine dediler... He dedim... Sabah oldu birazcık şiş olduğundan beni arka koltuğa  uzanabileceğim bi arabaya koydular ve İstanbul'a geldik...

Geeenç olduğumdan doktora moktora gitmedim... Gideydim ya... Zamanla dizimdeki uyuşma hissiyatı araba dışında da olmaya başladı... Ofisime gelenler zaman zaman sol ayağımı uzatmış halde buluyolardı beni... Kusura bakmayın dizim rahatsız diyor kamu kuruluşunda özerk bi birimde çalışmanın hakkını-hukuğunu dibine kadar yaşıyodum ! ;))

Böyle dizimle hafif hafif flörtleşirkeneeee 6 ay önce Yunanistan gezisi sırasında anneciğimin her gördüğü şeyi bana gösterme arzusu sebebiyetiyle Kavala'nın kalesinde annemin OOOOZİİİİ diye bağırmasına dönerkeneee dengemi kaybettim...

1-Boynumda asılı olan koccaman fotoğraf makinemle ya yüz üstü düşüp hem makineyi hem yüzümü parçalayacaktım ya da
2- Tüm ağırlığımla ya bismillah diyip dizlerimin üstüne kapanacaktım...

İkinciyi seçtim... Ve Osmanlılardan kalma Kavala'nın tarihi taş merdivenleri küüüüüüt diye dizimin üstüne kapaklanma inledi !!!

Canım öyle yandı kiiiii ooof ooof... Hıçkıra hıçkıra ağlamamak, taş merdivenleri yumruklamamak için zor tuttum kendimi...

Kaleden limana nasıl indim bilmiyorum... Kavala'nın ahtapotlarını-kalamarlarını günlerdir sayıklayan ben gözüm hiiiç bişi görmedi... Haa kaşla göz arasında annemi yedim ama o ayrı... ;)

O düşmeden sonra diz toparlanamadı... Turdaydık... Otobüsle Türkiye'ye dönüyoduk... Ayağımı uzatabileceğim bi yer yoktu... Dizime koyduğum buzlar şişmemesini sağladı amma diz cofladı...

En sonunda bu hafta başı doktora gittim... Yunanlıların efsunlu askeri gibiyim dedim...
Kıtlamadan rahata ermiyor bu diz... Gece gündüz, işte-sokakta-yatakta her yerde ayağı havaya dikip kıt kıııt yapıyorum anca o zaman rahatlıyorum...

Önce film sonra mr dedi...
Filmde bağlar sağlam ama diz kapağı altında bişiler gördüm mr sonucunu bekleyelim dedi...
Mr'da çıktı anya konya; I. evre minimal meniskal dejenerasyon ve eklem aralığında hafif effüzyon artışım varmış...

Bu sene vücudum ilaca doymadı doyamadı...
Popodan iğne-hap-fıs fıslı ilaç şeklinde bir tedaviye başladık...
15 gün sonra kontrol...
Pztden beri tedavi oluyorum ancak çok bi ilerleme hissetmiyorum...Yine kat-küt-kıtırt şeklinde kıtlama arzusu duyuruyor dizim ama eskiye nazaran daha az... Az ama bu arzunun kesilmesi önemli olan benim için...

Sporda yarım kaldı...
Puuuf... Ben sırf boğazını keserek zayıflayanlardan değilim... Benim depişmem gerekmekte zayıflamam için... 
Artık napalım sevgiliyle depişüüüücük ! :ppppppp
Efenim yaş kemale ererken vücutta eriyomuş... Yavaş yavaş orta yaş rahatsızlıklarına merhaba yapmaya başladık haddin hayırlı ossun deeer sağlık başlığı altında gelişmeleri yazı dizisi şeklinde şey ederim efendim derim :)))

Hiç yorum yok: