Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

18 Ocak 2008 Cuma

Kuzenler inşaat ve düşündürdükeri...

Sabah işe giderken taksimin yanına bir araba yanaşıyor, kapısında 'Kuzenler inşaat' yazıyor.
Kuzenler diyorum... birlikte çalışıyorlar ne güzel...
Ne aileler var kardeş çocukları aynı canlığı devam ettiremeyen...

İki kardeş iş kurmuş, ama çocukları anlaşamayan...
Ne amcalar var yiğenlerine samimi olayan...
Ne teyzeler var anne yarısı olmayan...

Sonra benim amcam ve teyzem geliyor aklıma...
Ben 6 aylıkken geçirdiği hastalık nedeniyle ölüm döşeğine gelen annem yüzünden bana annelik yapan 18'lik tizem.
Hala kendi çocuğundan özelim...

Hiç evlenmediği halde bana babalık yapan, çocukluğumdan beri taptığım ve bana tapan amcam...
Benim ailemde farklı bir şeyler...
Evet kuzenerim yok, kuzen ilişkilerim nasıl olurdu bilmiyorum ama yiğenlerini çok seven bir ailem var...

Köprü altında ışıklar yanıyor ve 35 yaşmda Mecidiyeköy'de ben 'seviliyorum' diyorum.
Amcam beni çok seviyor !
Salakmıyım bunu bunca sene sonra ışıklarda, bilmem ne inşaatın arabasına bakarak düşündklerimden sonra %100 inanarak hissettiğim için !!!

Akşam AKM'deyim, pan fülüt konserinde...
Babamın plakları sahnede canlı performans sergiliyor...
Bozuk pikabımız geliyor aklıma... Nasıl tamir ettirilir veya yeni bir tane artık alınırmı?
Babam...
Plaklarla eve gelişi, müzük ziyafeti yapışımız, dans etmemiz...

Gözlerim doluyor...
Annemle el tutuşuyoruz...
Onunda kedi yeşili gözleri yaşlı...

İkimizde geçmişi, o güzel günleri, aile oduğumuz günleri anıyor ve özlüyoruz...

Ağlamamak için zor tutuyorum kendimi...
Babamı özlemişim...
Çok...
Yeri dolmaz...
Derman olunamaz...

Güzelim melodiler kulağıma yürüyorum...
Amcamıda özledim diyorum. Yarın gip kocaman sıkıca sarılıp öpeyim onu...

Ben seviliyorum ;)
Dady'm amcamı ise çoook seviyorum.

(Hey kuzenler inşaat bu kadar reklama mimar olarak iyi ve ötesi maaşa alırsınız beni herhal)
:))

Hiç yorum yok: