Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

24 Eylül 2007 Pazartesi

Haftasonu işkencesi...

Ne güzel bombalanır diyorum !
Aklıma babaannem geliyor ; 'Evlatçım ortalık karışık, girme kalabalık yerlere...'
Babaannem şu an burayı görse nasıl paniklerdi...

Manyağımya, Psikopatımya, pazar pazar barımın barmeninin peşine takılmış gelmişim İKEA'ya !
Bizimkisi müdavimlik ötesi bir ilişki...
Mekan tadilattan çıktı eksik parçalar var, gidip alınması ve ruhunun ve bedeninin gezdirilip para çarçur edilmesiyle mutluluğa erecek müşterilerinin olması sebebiyetiyle İKEA'dayız...

Cehennemi bir yer !
Pazar pazar ne işimiz varsa !!!
Tutturdum sepet alıcam diye... Kodunu söyle alsınlar sana buraya gelip bu kargaşa çekilir mi?

Otoparkta başlıyor ilk işkence... Yer kalmamış yan tarafta ki alışveriş merkezinin otoparkına sızılmış...
Dön dolan... yer yok... Yolun kenarına iyice arabayı sıfırlayıp terk eyledik...
Bilinçli tüketiciyiz...
Alacaklarımızın yeri yurdu belli ama, kalabalıktan ilerlemek ne mümkün !
Alışveriş arabaları yetmiyormuş gibi çocuk arabalarında yeni doğmuşlar !!!
Bu kişilerin ellerinden çocukları alınmalı !!!
Tamam çocuk dediğin mikropla tanışıp bağışıklılık kazanmalı ama, alış veriş arabalarına zaten zor yer bulurken birde velet arabalarının endam eylemesi !!!
Bu kargaşada, bu sıcakta, bu havasız ortamda ne işi var veletlerin !!!
Yanından koşturup geçen, ailesini kaybettiği için ağlayan, arabada mışıl mışıl uyuyan !!!

Omzumda kocaman sarı torba, aldıklarım torbanın içine... Etrafta bi sürü enik !!! Torbanın içindeki kırılırları korumak elalemin çocuğuna dikkat eylemekten daha mühim benim için !
Ne?
Bana ne elalemin veletinin can sağlığından !!!
Anaları babaları düşünmeyip salmışlar ben mi düşünücem ayağımın altındakini, sert cisimlerle dolu poşetimin nereye savrulduğunu ?

Alışverişten çok, bu merkezleri panayır yerine koyup, gezmeye, havasız mekanlarda hava almaya gelen sülale boyu lüzumsuz kalabalıklara bir de veletlere çok sinir oluyorum !
Pazar pazar ne işim var gel hafta içi akşam üstü, tüm mağaza benim dolan...

Cık, millet olarak işkenceyi seviyoruz... Okumuşu da bir okumamışı da !
Çektim işgencemi, işkencemi çekerken, kaplumbağadan daha yavaş adımlar atmak zorunda olduğumdan, aldım bir sürü lüzumsuz şey !!!
4 tane rengarek kaktüs saksısı bana bakmakta...
Oysa ki kaktüsüm tayni tayni iki saksıya pay olabilkecek büyüklükte !!!

Hem bedenim hem cüzdanım işkencemizi yaşadık. Bir daha ki sefer ne zaman olur bilmem... Eve kırbaç alsamda, kendimi kırbaçlasam haftasonu alış veriş merkezlerinin verdiği işkence zevkinden daha bi süperini vermez mi bana?

Aldığım bi sürü mumu yakıp, kaktüsü nasıl saksılara pay edebilirim bi incelim bakim...
Kırbaççı adresi olan varsa bi zahmet...

Hiç yorum yok: