Ozborn'dan Merhaba...

Ortaya karışık, akla, yüreğe ne düşerse buraçta...

Etiketler

6 Temmuz 2011 Çarşamba

Underground & subway

Dünyanın en kolay şehirlerinden biridir Londra...



Ulaşım ağı en mi en kolay şehirdir...


Eski bir şehir olmasından dolayı dar sokaklar, birbirinin içine giren caddeler olsada kolay bir şehirdir...


Tüm binaların köşelerinde adres yazar...


Haritada en incik cincik sokak-çıkmaz sokak gösterilmiştir...


Kaybolduğunuz anda kafanızı kaldırıp binanın köşesinde yer alan sokak adına bakıp haritada şıpdanak yerinizi bulup, yolunuza devam edersiniz...


Bir yerden bir yere gitmek bizim memlekette ki gibi eziyet değildir...


Otobüs durağı nerdedir, hangi otobüs oradan geçer, dolmuş nerdedir... Biz hep sorup araştırmak durumundayızdır...


Bir sabah kalkarsınız ve hiç bir uyarı verilmeden dolmuş durağınızın yerinin değişmiş olduğunu görürsünüz... Ve başlarsınız çevredeki bakkaldan, simitçiye kadar nereye taşındığını öğrenmeye...


Londra'da böyle bir şey yoktur. Adamlar 1 hafta öncesinden sözlü ve yazılı uyarılarda bulunur... Gün geldiğinde ise bir pano ve görevli karşılar sizi... Sizi en yakın yere yönlendirirler... Hatta kullanmanız gereken hat pahallıysa, sizin ucuz hattınızın parasını sizden alırlar...


Örnek mi; 2 sene önce Havalimanına giden hatta çalışma vardı... Ve hepimizi


Heathrow Express'e yönlendirdiler... Normalde bu hat 15 sterlinken bizden o yöne giden metro ücretini aldılar... Adamlar çalışma var neyle gidersen git, paran varmı-yokmu umrumuzda değil mantığında değiller... !!!


Medeniyet denen şey bu olsa gerek hıı?


Türk milleti olarak harita kullanmak, yönlendirme işaretlerini kullanmak gibi bir alışkanlığımız yoktur. O yüzden ecnebi memleketlere gidince sudan çıkmış balık oluruz...


Şimdi eline haritayı alacan, okuyacan, kafa patlatıp istikamet belirlicen, sonra kimseyle konuşmadan-temasa geçmeden kendi kendine gidip-gelicen... 


Aaaaa olmaaaaz !!!


İlla kardeş nasıl gidilir diye adamı durdurtup, koluna dokunup yardım isticeeez... :))))


Londara'nın ulaşım bilgilerine gitmeden önce internetten sahip olabilirsiniz... Türkçe kılavuzda yapmışlar ancak  ben o kalavuzdan pek bişi anlamıyorum... İngilizceniz çok iyi olmasa bile ingilizcesini kullanın... Anlaması daha kolay çünkü... :)


Gitmeden ulaşım haritasını internettende basabilirsiniz... Basamazsanız üzülmeyin... En yakın metro istasyonuna gidin ve bilet satışın yanındaki broşür satandından metro haritası alın... Eskiden otobüslerinde haritası vardı... Ben bu sefer otobüslerin hat haritasını göremedim...


Bizim metromuz taynicik olduğundan metro haritasını gördüğünüzde gözünüz korkabilir... Sakın korkmayın...


Seneler evvel Amerika'ya gittiğimde, Boston'da çocukluk arkadaşımın evinde kalıyordum... NY'a gitmek çok istiyordum ancak sevgili Okan şimdi eşi olmuş ama o zamanlar sevgilisi olan Birezilya'lı hatunun kukusundan ayrılmaya pek niyetli olmadığından bana 'Daha önce yurtdışına çıktın kendin yapabilirsin' diyerek başından savıp küçücük bi broşür tutuşturdu elime... O tarihlerde sadece İngiltere ve İspanya deneyimim vardı... NY, Londra'dan da büyük bir şehirdi... Ve Amerika'da ingilizce değil Amerikanca konuşuluyordu !!! Gündüzleri beyaz Amerikalılardan çok zenci ve İspanyolca kökenli amerikalılarla haşırneşir olduğunuzdan bildiğiniz dil size bilmiyormuşsunuz gibi gelmekteydi... Adamlar abuk kısaltmalarla konuşuyor yada çok tuhaf telaffuz ediyorlardı bu yüzden hiç bişey anlamıyoruuum ühü ühüüüü diye dolanıyodum !!!


Ve adam, tüm bu zorlukları kendiside çekmiş olmasına rağmen bana kendin yapabilirsin diye gaz veriyodu !!!


Küçük broşürü alıp odasından çıktım ve odama gittim... Amaan dedim ne korkuyosun koskoca Ny'un metro haritasına bak taynicik hıııh ne var yapamayacak derken broşür açıldııııı...


İktir, iktir ve iiiiiiiiiiiiiktir !!!


O küçücük şey meğersem kocamaaan bir haritanın katlanarak cebe sığdırılmış haliymiş !!!


O noooo !!! Hayatta bu metrodan sağ çıkamam !!! Hayatta tek başıma NY'ta yapamam diyip tekrar Okan'ın odasına yönlendiğimde içerde çoktaaan oynaşmaya başladıklarını duyup, hayal kırıklığıyla odama döndüm ve; Bunu başarıcaksın Ozy ! sen ki19 yaşında Londra'ya gitmiş hatunsun şimdi 20 küsürlük bi eşşeksin yapabilirsin, elin Meksikalısı yapıyoda sen koskoca üniversite mezunu mimar hatun mu yapamayacaksın diyerekten yola çıktım efem...


Çıktım ama 3.5 ata ata... Boston-NY arası otobüsle 6 saat sürüyor... Ancak otobüsler nasıl dandik... Ve 6 saatlik yolda sadece 15 dk. mola veriyorlar !!! 2 tuvaletli bir mola istasyonunda çişimimi yapayım, kahvemi alıp sigara içeyim ikilemi yaşadım !!! Hayatımın en hızlı çişi ve en kaba davranışlar sergileyerek kahve kuyruğuna girip kahve alma olayıydı yaşadığım deneyim !!!


NY'a gelince otobüs yer altındaki terminale girdi... Ordan o kocamaaan metro haritasının derinliklerine daldım...


Artık Londra'da korkmanıza gerek yok... Ama o tarihlerde NY metrosu hala tehlikeliydi... Yabancı ve acemi olduğunuzu çaktırmamanız gerekiyordu ve başkalarıyla kesinlikle göz göze gelmemeniz...


Ah Okan aaah... Az küfretmemiştim sana... :)))))


Yolculuk boyunca güzergahımı ezberlemeye çalıştığımdan haritaya çok bakmama gerek kalmadan seyahatime başladım ve ilk duraktan sonra heyecanım yavaş yavaş azaldı...


Bir yerde hat değiştirmem gerekiyordu, indim hatta doğru yürürken şık giyimli bir bayan bana seslendi...


Döndüm...


Bir amerikalı hatun... İlk defa geliyormuş NY'a... Bana gitmek sitediği hattı sordu ve ben sanki 40 senelik NY'lu gibi ona tarif ettim !!!


Ondan sonra yürü Ozy dedim, senki 3 dünya ülkesinden gelmiş, doğru düzgün metrosu olmayan bi şehrin çocuğusun, Amerikalı bi kadına yol tarif ettin, yürü kızım yürü, korkma aslanım NY'un metrosu tırıs gelir vızır gider sana...


:))))))))))


Hikayenin sonuda var... Kalacak yerim belli değildi... Bir kitapçıdan NY Hostel'larının adresini almıştım... Tek tek adreslere gider hangisini beğenirsem kalırım demiştim. Gençlik işte... Yer bulamazsam New Jersey'de yaşayan başka bir arkadaşımı arayacaktım acil durum için... Onunla görüşmek için onu aradığımda onun evinde kalmadığıma bin kere şükrettim. 3 çocuklu manyak bi kadın olmuş !!! 3 katlı bir evde yaşıyor, kocası mercedes jip çekmiş altına manyakmıdır nedir 2dkda bir maşallah de diyip durmuştu !!! Ulan daha 25 yaşımdayım ne kıskanim 3 çocuğunu mercedes jipini, İstanbul'da sıfır Golfum var... 5.caddede bi lofta yaşıyo olsan o zaman kıskanırım !!! 38'ime geldim hala Hanife'nin yaşamını kıskanmıyorum abi !!!


Neyse ben kalacak Hostel ararken Central parkın içinde bi güzel kayboldum muuuuu !!! Of ki of !!! Parktan çıkana kadar anam ağlamıştı !!! Bi daha da gitmedim sonra parka... Metrodan tırsarken parkta kaybolduk !!! :)))))))))))

Kısaca korkmayınız efem... Haritalarla herşey mümkün...

Gideceğiniz yeri olduğunuz istasyonu haritadan bulun... Gitmek istediğiniz istasyona doğru bir şekilde gidebilmek için yanlış trene binmemeniz gerekiyor. Bunuda nasıl yapacaksınız? Şehre alışana kadar kuzey-güney-doğu-batı hattı hangisi bilemezsiniz. O yüzden gitmek istediğiniz istasyonun yönündeki en son durağın adına bakın. Ve tünele indiğinizde sağdakimi-soldakimi hatta gitmeniz gerektiğini hattınızın sonundaki duraktan bulacaksınız... Doğru tarafa geçseniz bile işiniz bitmedi... Bazen 1 hattan 2 farklı tren geçebiliyor... Doğru trene binmek için  ya yukardaki elekronik panodan yada gelen trenin önünde nereye gittiğini yazan panodan okuyup binmeniz gerekiyor...


Basit... Tek yapmanız gereken okumak, okumak, okumak... :))


E hadi hayırlı triiiipler ;)

Hiç yorum yok: